"Enter"a basıp içeriğe geçin

Köse Mihal’in Müslüman Oluşu

Köse Mihal‘in müslüman oluşu ve Osman Gazi’ye biat etmesi Ahmedi ve Şükrullah’ın aktarımı ile aşağıda özetlenmiştir.

Osman Gazi dünyaya gelip savaşlarda Rum çerisini kırdığı zaman Vezir Abdülaziz sancak getirdiğinde Şeyh Edebali’nin kızını da beraber getirmişti. Râbia Hatun’u Osman Gazi’ye nikâh edip verdi. Büyük düğünler yaptı.

Gerdek gecesi olup muradı hasıl olunca Osman Gazi, sabahleyin kalkıp abdest alarak sabah namazını kıldı ve atına bindi. Er arslanlar ve bahadır erenler meydana çıktılar. At koşturdular. Adet üzere koşu edip av avladılar.

Sonra yerlerine dönecekleri sırada ansızın Rum tarafından toz belirdi. Tozun içinden bir atlı çıkageldi. Zırh ve silahla süslü idi. Meğer kafir beylerindenmiş. Kostantin’in namlı adamlarındanmış.

Meydana geldi ve dedi ki: “Bu aranızda Osman adlı adam var mıdır?” dedi. Osman’ı gösterdiler. Hemen atından inip Osman’ın ayağına düştü. “Es-selâtü ve’s-selâmi aleyke yâ Resûlallâh.” dedi. Kelime-i şahadet getirip şöyle dedi:

“Ey Osman Gazi! Düşümde sizin peygamber Muhammed Mustafa’yı gördüm. Bana İslam dinini telkin edip kelime-i şahadeti ve Fatiha’yı ve İhlâs sûresini öğretti. Dedi ki: ‘Ey Abdullah, sabahleyin kalk, atlan. Falan yerde bir gazi yiğit vardır. Adı Osman’dır. Şu şekilli yiğittir. Hak yoluna fî sebîlillâh gazaya niyet etmiştir. Benim ak sancağım onun yanındadır. Ona git. Tâbi ol’ dedi. Benim asıl adım Mihal‘dır. Hazret-i Risâlet benim adımı Abdullah koydu. Dedi ki Osman’la gazaya beraber bel bağla dedi. Senin de neslin aleme dola. Babadan oğula gazalar edeler. Onların yanında namlı kimseler olalar. Ta Üngürüs Eli’ne değin İslam sancağını çekip İslam dinini ortaya çıkaralar dedi. Düşümden uyanınca yüzümde İslam nuru parladığını gördüm.” deyip Osman Gazi’nin önünde tekrar kelime-i şehadet getirip Müslüman oldu.

Köse Mihal
Köse Mihal

Şimdi zamanımızda Mıhaloğulları vardır, onun neslindendir.

Abdülaziz ve Edebali bunu görünce inançları daha sağlam oldu. Hak Taâlâ’ya çok çok şükürler ettiler. “Elhamdülillah ki son demimizde bunun gibi kahramana yetiştik.” dediler.

Vezir Abdülaziz birkaç gün sonra Sultan Alâeddin’in yanına gelip bütün ahvâli arzetti. Sultan Alâeddin işitip sevindi. Hakka çok şükürler eyledi. “Elhamdülillah ki asrımızda bunun gibi bir kahraman çıktı.” dedi.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir